7161 Sayılı Yasa ile gelen yanlışlar.

18.Ocak 2019 tarihinde yürürlüğe giren 7161 Sayılı yasa ile bazı vergi kanunlarında değişiklikler yapılmıştır. 

Bunlardan birincisi 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu  Madde 23 Müteferrik İstisnalar maddesine eklenen 17. bent hükmüdür. Burada " Kamu Kurum ve kuruluşları hariç Türk Hava Kurumu ve Kanuni iş merkezi Türkiye'de bulunan müesseselerde  uçuş maksadıyla görevlendirilen, hava aracının sevk ve idaresiyle görevli pilotlar ile uçuş esnasında uçak içinde hizmet veren yetkili sivil havacılık otoritesince sertifikalandırılmış kabin memurlarına  ödenen aylık ücretin gerçek safi değerinin %70 i" vergiden istisnadır.

Bu hüküm eskiden aynı kanunun 29. mad. " Teşvik ikramiye ve mükafatları" de2. bent içinde ve tamamı istisna olarak bulunmaktaydı.  değişikliğin nedeni anlaşılamamaktadır. Bu personele ödenen ücretin kalan %30 u mu ülke ekonomisini kurtaracaktır. Ayrıca " Aylık ücretin gerçek safi değeri"  ne demektir?  Böylece vergi hukukumuza bir gerçek safi değer terimi eklenmiştir. İnşallah bu garip maddeyi kaleme alanlar ne kasdettiklerini açıklarlar da biz de anlarız.  İnşallah bu işin altından da sağlık hizmetlerinde yapılan değişikliklerle bazı özel hastanelere ucuz eleman temini gibi bir amaç çıkmaz.

İkinci önemli değişiklik Katma Değer Vergisi kanunu 13. Maddesine eklenen (n) bendidir.

Burada " Kültür ve Turizm Bakanlığınca yayıncılık sertifikası verilmiş yayıncılar tarafından yapılan kitap ve süreli yayınların teslimi"

Vergi tekniği açısından hikat garabeti bir düzenleme. Madde sadece bazı kişilerin yayınladıkları kitap ve süreli yayınlara sadece bu kişilerin teslimi sırasında istisna getiriyor. Onlardan mal alan ve satan bayilere bu istisna uygulanamaz. Çünkü madde metni buna izin vermiyor.

Burada vergi hukuku ana prensiplerina aykırı bir çok husus var. Esasında bu kadar basit ve kısa bir maddede bu kadar çok yanlış nasıl yapılabilir anlamak mümkün değildir.

a) İstisna mala verilir ve o malın bütün safhalarında uygulanır. Muafiyet ise kurum veya kişiye verilir ve sadece o kuruma yapılan teslimlere uygulanır. Burada hem bir mal kastedilerek vergi hukukunda ilk defa bir satıcıya muafiyet verilmiş olmaktadır. Yani kel başa şimşir tarafk hesabı.

b) Bu istisnanın veya garip muafiyetin kimseye bir faydası olmayacaktır. Çünkü toptan ve perakende safhalarda KDV uygulanacağı için fiyat indirimi ve teşvik olmayacaktır. Vergiden muaf tutulan satıcı da mutlu olamayacaktır çünkü tedarik KDV lerini indirebileceği bir satış KDV si olmadığı için mecburen KDV iade sistemi içine girecek , zaman ve para kaybedecektir. Üstelik satışları artmadığı halde.

Yarım sayfalık bir yasa kaleme alınırken bu kadar önemli ve büyük yanlışı nasıl yaptıklarını anlamak mümkün değildir.  Bu insanlar vergi hukukunun ana prensiplerini hiç mi bilmiyorlar. Hukuk bilgilerinin olmadığını anladığınız yetkililerin beceremedikleri yasa yazımı işi için dışarıdan yardım almalarını tavsiye ederim.